Müzik Çalar

26 Mart 2014 Çarşamba

Adaletin Adamı Raskolnikov... Suç ve Ceza

Bu kitabı okuyana kadar kitap okuduğumu sanırdım... Cidden kendimin tıpa tıp aynısını bu kitapta buldum. Baş karakter olan Raskolnikov kelimenin tam anlamı ile benim tıpa tıp aynım. Adalet anlayışı, kendi adaletini kendi sağlaması ve asla pişman olmaması... Gerçek adalet için önüne çıkan engelleri aşabilmesi...

Okuduğum ilk klasik kitaptı aslında bu. Klasiklere başlamamın nedeni de bu olacak sanırım. Bütünü ile kusursuz bulduğum harika bir eser. Kitapa, Rusya'da yaşayan Raskolnikov adında bir genç var. İşi gücü yok, parasız ama kafasında açlıktan çok çevresindeki-dünyadaki adaletsizlikler var. Kendi halinde yuvarlanıp giden bu kahramanımızın aklına dünyanın adaletsizliği sorgulamak geliyor. Yaşamayı haketmeyenlerin rahat içinde yaşamasını ve yaşamayı hakedenlerin ölmesini ya da sefalet içinde yaşamasını sorguluyor. Çok uzun bir düşünme, hesaplama planlarının ardından, kaba tabirle "tefeci" diyebileceğimiz bir kadını öldürüp ihtiyacı kadar olan parayı almak ve aynı zamanda da o kadına borcu olan herkesi azad etmiş olmayı istiyor. Çok büyük şans sayesinde kadını ve kaza eseri kadının kardeşinide öldürüyor ama olaylar asıl böyle başlıyor. Kendi içindeki hesaplaşmasını, pişman olmasa da o yaşadığı zihinsel çöküntüyü çok net bir şekilde görebiliyoruz. Bildiğiniz ruhunu hissettim Raskolnikov'un. Hatta böyle bir olayın gerçek olabileceğine bile inanıyorum diyebilirim. Çünkü romandaki Raskolnikov'un evinin olduğu yer, Dostyoveski'nin evinin 2-3 sokak ötesinde bir yermiş. Gerçekten varmış yani.
Raskolnikov sıradan bir genç de değil bu arada, karşısındaki kişinin ne düşündüğü çok iyi bir şekilde analiz edebilen, sezebilen birisi... Romanın adı "Suç ve Ceza" ama Raskolnikov'un yaptığı suç sayılmaz bence, sadece adaleti yerine getirdi. Zayıf insanların yapamadığını yaptı, güçlü olduğunu gösterdi...
Kitap hakkında "spoiler" sınıfında bilgi verilmiş diyebilirsiniz ama kitabın ana konusu, anlatılmak isteneni, olaylardan ziyade Raskolnikov'un yani suç işleyen birinin iç dünyasını anlatmak.

Açıkçası ben kişisel olarak yaptığını doğru buluyorum. Bir şerefsizi yok edip, pek çok masumun yaşamasını sağlamak oldukça onurlu bir davranıştır...
"Her insanın yaşama hakkı vardır" sözü saçmalıktan başka bir şey değildir. Sadece yaşama hakkını kaybedecek davranışta bulunmayanların yaşama hakkı vardır. Kısacası efenim, okuyun ve okutturun. Raskolnikov'un adaletine güvenin...

"İnsanlar basit ve üstün olarak ikiye ayrılırlar. Basit olanlar, yalnızca insan cinsini üretmeye yarayanlardır, diğerleri de yeni bir şey söyleyebilmek isteğiyle doğmuş, üstün insanlardır. Toplum muhafazakarlık görevini yerine getirmek için çok kez bu insanları asıp kesiyor ya da her türlü hareket imkanından mahrum ediyor. Ama yine aynı toplum, bir nesil sonra bu astığı insanların anıtını dikip, onlara tapıyor... İlk bölüm şimdinin adamıyken, ikinci bölüm hep geleceğin adamıdır. Birinciler dünyayı korur ve nüfusu çoğaltırlar. İkincilerse onu hareket ettirir ve asıl amacına doğru yürütürler." 

"Akıllı insanlar, hep küçük  şeylerden kendilerini ele verirler. Bir adam ne kadar akıllıysa, küçük şeylerden o kadar az korkar ve onu o kadar basit oyunlarla yakalamak kolaydır."

"İktidar ancak onu eğilip alma cesaretini gösterbilenlere verilir."


2 yorum:

  1. Güzel bir inceleme. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. Okuduğum en güzel kitaplardan birisiydi Suç ve Ceza. Bu arada bu da benim blogum bize de bekleriz :) http://birdamlafikir.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil